Osman Bey, 1258 yılında Bursa, Söğüt’te Ertuğrul Gazi’nin en küçük oğlu olarak dünyaya gelmiştir. I. Osman, Osman Gazi, Osman Han, Fahrüddin ya da Osmancık olarak da anılır. Osmanlı Beyliği’nin kurucusudur ve ilk padişahıdır. Dedesi Süleyman Şah bir başka adıyla Gündüz Alp’tir. Babaannesi Ankara Haymana’ya ismini veren Hayme Hatun’dur. Annesi Halime hatundur.

1299 yılında Moğolların istilası ile dağılmakta olan Anadolu Selçuklu Devleti’nin uç beyliğinden çıkıp Söğüt ve Domaniç bölgelerinde beyliğini kurmuştur. 1302 yılında Koyunhisar muharebesinden sonra bağımsızlığını ilan etmiştir. Moğol istilasından kaçan müslümanların beyliğe sığınması ile Osmanlı Beyliği’nin gücü artmış ve bulunduğu bölgede söz sahibi olmuştur.

Osman Gazi ile ilgili kaynaklara yaşam sürdüğü yıllar üzerinden en erken 100 yıl sonrasında rastlanmaktadır. Bunlar, 1414 yılında Ahmedi tarafından kaleme alından Dastan ve Tevarihi Mülüki Ali Osman, 1464 yılında kaleme alınan Şükrullah tarafından kaleme alından Behçetut Tevarih ve 1481 yılında Aşıkpaşazade tarafından kaleme alından Tevrahi Ali Osman isimli kitaplardır.

Babası Ertuğrul Bey, Oğuz Türkleri’nin Bozok Boyu’nun Kayı kolundan büyük bir insan topluluğuna beylik yapmaktaydı. Osman Bey en küçük oğlu idi. 1281 yılında 23 yaşında iken Şeyh Edebali’nin kızı Malhun Hatun ile evlendi. O yıllarda da babası 90 yaşlarında iken gözlerini dünyaya yummuştur.

Ertuğrul Bey’in ölümünden sonra bey olarak amcaları kısa süreli görev alsa da Alaaddin Keykubat tarafından Hacı Bektaşi Veli’ye yönlendirilen Osman Bey, Hacı Bektaşi Veli’nin Alaaddin Keykubat’a olumlu geri dönüşü sonrası beyliğe layık görülmüştür. Amcası Dündar’ın da Domaniç muhaberesinde vefat etmesi sonucu töre gereği Osmancık, Osman Bey olarak beyliği yönetmeye başlamıştır.

Osman Gazi 1280’li yıllardan itibaren Bitinya bölgesinde yani Bursa, Bilecik, İznik şehirlerinin olduğu bölgelerde küçük çatışmalara girmiştir. Şeyh Edebali’nin manevi desteği, gaza yoldaşları Samsa, Konur Alp, Akçakoca, Aygüt Alp, Gazi Abdurrahman gibi alplerin desteği ile çatışmalardan kaçınmamıştır.

1283 yılında İnegöl tekfuru Nikola ile Ermenibeli Muhaberesi’nde yenik düşmüştür. 1284 yılında 300 kişilik bir güç ile İnegöl yakınlarındaki Emirdağ eteklerine kurulmuş olan Kulaca Hisar’a bir gece baskını düzenlemiş ve bu kaleyi ele geçirmiştir. 1286’da Karacahisar (Malachiya) tekfuru ile İnegöl tekfuruna karşı Ekizce mevkisinde Domaniç Muharebesi’ni gerçekleştirmiş ve bundan da galip olarak çıkmıştır. Bu savaş sonrası Karacahisar Osmanlı Beyliği topraklarına dahil olmuştur.

1299 yılında Osmanlı’nın yükselişinden rahatsız olan Yarhisar tekfuru kızı ile evlendirme vaadi ile Osman Bey’i öldürmeyi planlamıştır. Bilecik (Belekona) tekfuru ile dost olan Osman Bey, pusu kurulduğunu öğrenip, oyun içinde oyun oynamaya karar verir. Düğüne gider gibi bir gurup erlerini kadın kılığında, bir gurup erlerini de sığırlar içerisinde keçe sararak kaleye sokar. Böylelikle oyun için oyun oynayarak Bilecik kalesini ele geçirir. Bu savaş sonrası Osman Bey’in oğlu Orhan Bey’e Yarhisar tekfurunun kızı Holofira’yı namıdeğer Nilüfer Hatun’u gelin olarak almıştır. Aynı yıllarda Turgut Bey İnegöl Kalesi’ni Osmanlı Beyliği adına almış ve İnegöl Fatihi ünvanını kazanmıştır.

Osman Bey, Oğuz töresince beylik arazilerini dirlik adı altında paylaştırmıştır. Eskişehir’i kardeşi Gündüz Bey’e, Karacahisar’ı oğlu Orhan Bey’e, Yarhisar’ı Hasan Alp’e ve İnegöl’ü Turgut Alp’e vermiştir.

1326 yılında hastalığı sebebiyle vefat etmiş ve oğlu Orhan bey olmuştur. Babasından aldığı 4800 kilometre karelik alanı 16bin kilometre kareye çıkarmıştır.

Oğul! Ben öldüğüm vakit beni Bursa’da şu Gümüşlü Kubbe’nin altına koy. Bir kimse sana Allahın buyurmadığı sözü söylese sen onu kabul etme. Eğer bilmezsen Allah ilmini bilene sor. Bir de sana itaat edenleri hoş tut. Bir de nökerlerine daima ihsan et ki senin ihsanın onun halinin tuzağıdır.

Osman Bey’in Vasiyeti

Osman Bey’in ölümünden sonra geride, bir elbise, atının yanına asılan bir torba, bir tuzluk, bir kaşıklık, bir çizme, bir kaç at, bir kaç öküz ve bir kaç sürü koyunu bırakmıştır.

İlk sikke 1324 yılında Osman Bey tarafından bastırılmıştır. Sikke için bakır madeni kullanılmıştır.

Tarık Buğra‘nın kaleme aldığı Osmancık kitabı Osman Bey’in hayatını anlatmaktadır.

Ayrıca Osmancık isminde tiyatro oyunu da sahnelenmiştir.

2 YORUMLAR

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu yazınız.
Lütfen buraya isminizi giriniz.