Kısaca Nazım Hikmet olarak bildiğimiz şairin soy ismi pek bilinmez. Bulmacalara dahi konu olmuştur. Asıl tam adı Nazım Hikmet Ran’dır. 1902’de Osmanlı Devleti Selanik ilçesinde dünyaya gözlerini açmış 1963 yılında Rusya Moskova’da vefat etmiştir. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve birçok ödül almıştır. İlk şiirini 1913 yılında Feryadı Vatan başlığı altında yazmıştır. Siyasi düşünceleri sebebiyle bir çok kez tutuklanmış ve sürgün edilmiştir.
Suçlu görüldüğü şiirleri yasaklandığı yıllarda şiirlerini farklı isimlerle yayınlamıştır.
- Orhan Selim
- Ahmet Oğuz
- Mümtaz Osman
- Ercüment Er
Türkiye’de serbest nazımın ilk uygulayıcısı olmuştur. Dünya çapında bir üne sahiptir. Yirminci yüzyılın en gözde şairlerinden olmuştur.
Şiirleri yüzünden on bir ayrı davada yargılanan Nazım Hikmet on iki yılı aşan bir süre ömrü Ankara, Çankırı ve Bursa Cezaevleri’nde içerisinde geçmiştir. 1951 yılında Celal Bayar’ın cumhurbaşkanlığında, Adnan Menderes’in başbakanlık yıllarında Türk vatandaşlığından çıkarılmıştır.
Kısaca yaşamından bahsedelim. Polonya’da 1848 yılında gerçekleşen ayaklanmalar sonrası Konstantin Borzecki Osmanlı İmparatorluğu’na göç etmiştir. Osmanlı’da Konstantin Borzecki, Osmanlı vatandaşlığına geçmiş ve Mustafa Celalettin Paşa adını almıştır. Osmanlı Devleti’nde subay olarak görev yapmıştır. Türk tarihi adına önemli bir eser olan Eski ve Yeni Türkler isminde bir kitap yazmıştır. Mustafa Celalettin Paşa’nın oğlu iyi bir dilci ve eğitimci olan Hasan Enver Paşa’dır. Nazım Hikmet ise Hasan Enver Paşa’nın kızı olan Ayşe Celile Hanım’ın oğlu olarak dünyaya gözlerini açmıştır. Ayşe Celile Hanım piyano çalan, resim yapan, Fransızca bilen eğitimli bir kadındır.
Alman asıllı Ludwig Karl Friedrich Detroit bir diğer adı ile Osmanlı generali Mehmet Ali Paşa’nın kızı Leyla Hanım ise Ayşe Celile Hanım’ın annesidir. Ayşe Celile Hanım’ın kardeşi Münevver Hanım’ın oğlu şair Oktay Rıfat’tır. Yani Nazım Hikmet’in teyzeoğlu da şairdir.
Babası ise Hamburg Şehbenderliği ve Matbuat Umum müdürlüğü yapmış olan Hikmet Beydir. Selanik’de Hariciye Nezareti bir başka adıyla Dış İşleri Bakanlığı’nda memurluk yapmıştır. Diyarbakır, Halep, Konya ve Sivas valilikleri yapmış olan Çerkez Nazım Paşa’nın oğludur. Mevlevi tarikatındandır. uhtemelen Nazım Hikmet, Selanik’in son valisi olan dedesinin adını almıştır.
Nazım Hikmet’e göre babası Türk, annesi ise Alman, Polonyalı, Gürcü, Çerkez ve Fransız’dı. Yani annesi %37,5 Çerkes, %25 Leh, %12,5 Sırp, %12,5 Alman, %12,5 Fransız kökenliydi.
Seceresinden bahsettikten sonra devam edelim. Nazım Hikmet çocukken babası memuriyetten ayrılır ve Halep’e dedelerinin yanına giderler. Ancak babası orada tutunamaz ve İstanbul’a göçerler. İstanbul’da da iş kuramayınca hiç sevmediği memuriyete geri döner. Fransızca bildiği için yeniden Hariciye Nezareti’ne atanır.
1913 yılında Mektebi Sultani orta okulunda okumaya başladı. Ailesinin bir araya geldiği kalabalık bir anında denizciler için yazdığı bir kahramanlık şiirini Bahriye nazırı Cemal Paşa’ya okuyunca, Nazım Hikmet’in bahriye mektebine gitmesine karar verildi ve 1915 yılında Heybeliada Bahriye Mektebi’ne yazılmıştır. Üç yıl sonra mezun oldu. Okul karnesindeki değerlendirmede zeki, orta derecede çalışkan, giyimine özen göstermeyen, ahlaki tavırları iyi ancak sinirli bir öğrenci olduğu belirtilmektedir. Stajyerliğini Hamidiye Gemisi’nde Güverte stajer subayı olarak görev yapmıştır. 1921 yılında aşırıya kaçan davranışları sebebiyle ordu ile ilişkisi kesilmiştir.
1920’de ailesinden habersiz Milli Mücadele’ye katılmak için Anadolu’ya geçmiştir. Bolu’da öğretmenlik yapmıştır. Daha sonra Gürcistan Batum üzerinden Moskova’ya geçmiştir. Orada Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi Siyasal Bilimler ve İktisat Bölümü’nü bitirdi. 1921 yılında gerçekleşen Rusya’daki devrimin ilk yıllarına tanık oldu ve komünizm ile tanışmış oldu. 1924 yılında ilk şiir kitabı olan 28 Kanunisani Moskova’da sahnelendi.
1924 yılında Türkiye’ye döndü. Aydınlık Dergisi’nde çalışmaya başladı. Dergide yayınlanan şiirleri yargılanıp on beş yıla çarptırılınca tekrar Sovyetler Birliği’ne döndü. 1928 yılında Af Kanunu’ndan yararlandı ve memleket sevdalısı Nazım Hikmet Türkiye’ye geri döndü. Resimli Ay isimli dergide çalışmaya başladı.
1938 yılında 28 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 12 sene içeride yattı. Barışseverler Cemiyeti’nde yer aldı. On iki seneden sonra 48 yaşındayken askere çağrılma ve öldürülme endişesiyle 1950 yılında Stalin Sovyetler Birliği’ne gitmiştir. 1951 yılında Bakanlar Kurulu kararına göre Türk vatandaşlığından çıkarılmıştır. 2007 yılında Bursa Cezaevi’nde kaldığı yılları anlatan Mavi Gözlü Dev filmi ile hayat hikayesi konu alınmıştır. Bursa Cezaevi’nde kaldığı üç buçuk aylık süre içerisinde Orhan Kemal ile tanışmıştır.
Türk vatandaşlığından çıkarıldıktan sonra büyük dedesi Mustafa Celalettin Paşa bir diğer adı ile Konstantin Borzecki’nin memleketi Polonya vatandaşlığına geçmiştir. Borzecki soy ismini kullanmaya başlamıştır. 61 yaşında geçirdiği kalp krizi sonrası 1963 yılında hayata gözlerini yummuştur.
Şiirlerini serbest ölçüde yazmıştır. Şiirlerinden küçük bir alıntı sizlerle paylaşayım.
Dörtnala gelip Uzak Asya’dan
Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benzeyen toprak bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
Yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim.Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim.
Şiirleri bir çok sanatçı tarafından şarkılaştırılmıştır. Hatta Yunan besteci Manos Loizos tarafından da bir kaç şiiri bestelenmiştir.
2006 yılında Türk vatandaşlığından çıkarılmalar ile ilgili yeni bir düzenleme yapılması gündeme getirildi. Nazım Hikmet’in Türk vatandaşlığına tekrar kabul edilmesi istenilmekteydi ancak Bakanlar Kurulu bu düzenlemenin sadece yaşayanlar için geçerli olduğunu belirtmiş ve talepleri reddetmiştir.
2009 yılında Nazım Hikmet Ran’ın Türk vatandaşlığından çıkarılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürürlükten kaldırılmasına yönelik önerge imzaya açıldı. 1951 yılında Türk vatandaşlığından çıkarılan Nazım Hikmet 2009 yılında tekrar Türk vatandaşı olmuştur. Resmi Gazete’de de yayınlanmış ve 58 yıl sonra resmi olarak Türk vatandaşı olmuştur.
Nazım Hikmet’in Eserleri
- Ölümünden önce yayımlananlar
- Dağların Havası (Osmanlıca, 1925)
- Güneşi İçenlerin Türküsü (1928)
- 835 Satır (1929)
- Jokond ile Si-Ya-U (1929)
- Varan 3 (1930)
- 1 + 1 = 1 (1930)
- Sesini Kaybeden Şehir (1931)
- Gece Gelen Telgraf (1932)
- Benerci Kendini Niçin Öldürdü? (1932)
- Bir Ölü Evi yahut Merhumun Hanesi (1932)
- Kafatası (1932)
- Orman Cücelerinin Sergüzeşti (1932)
- Unutulan Adam (1934)
- Portreler (1935)
- Taranta Babu’ya Mektuplar (1935)
- Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı (1936)
- İt Ürür Kervan Yürür (1936, Orhan Selim adıyla)
- Milli Gurur (1936)
- Sovyet Demokrasisi (1936)
- Alman Faşizmi ve Irkçılığı (1936)
- Kurtuluş Savaşı Destanı (1937)
- Yeşil Elmalar (1938)
- La Fontaine’den Masallar (1949)
- Ölümünden sonra yayımlananlar
- Saat 21-22 Şiirleri (1965)
- Enayi (1965)
- Ferhad ile Şirin (1965)
- İnek (1965)
- İstasyon (1965)
- Kan Konuşmaz (1965)
- Şu 1941 Yılında (1965)
- Yolcu (1965)
- Yaşamak Hakkı (1966)
- Dört Hapishaneden (1966)
- Bu Bir Rüyadır (1966)
- Ocak Başında (1966)
- Rubailer (1966)
- Sabahat (1966)
- Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim (1966)
- Memleketimden İnsan Manzaraları (1966-1967)
- Allah Rahatlık Versin (1967)
- Evler Yıkılınca (1967)
- İnsanlık Ölmedi ya (1967)
- Yusuf ile Menofis (1967)
- Cezaevinden Memet Fuat’a Mektuplar (1967)
- Kemal Tahir’e Mapushaneden Mektuplar (1968)
- Kuvâyi Milliye (1968)
- Sevdalı Bulut (1968)
- Yeni Şiirler 1951-1959 (1969)
- Son Şiirleri 1959-1961 (1969)
- Bursa Cezaevinden Vâ’Nû’lara Mektuplar (1970)
- İlk Şiirleri 1913-1927 (1971)
- Demokles’in Kılıcı (1974)
- Faşizm Sınıflar ve Emperyalizm (1975)
- Nâzım ile Piraye (1975)
- Aydınlıkçı Yazar Aydınlıkçı Şair (1976)
- Yazılar (1976)
- İvan İvanoviç Var mıydı Yok muydu? (1985)
- Çeviri Hikâyeler (1987)
- Her Şeye Rağmen (1990)
- Kadınların İsyanı (1990)
- Kör Padişah (1990)
- Tartüf-59 (1990)
- Yalancı Tanık (1990)
- Hikâyeler (1991)
- Konuşmalar (1991)
- Masallar (1991)
- Sanat, Edebiyat, Kültür, Dil (1991)
- Yatar Bursa Kalesinde (1991)
- Yazılar 1924-1934 (1991)
- Yazılar 1935 (1991)
- Yazılar 1936 (1991)
- Yazılar 1937-1962 (1991)
- Piraye’ye Mektuplar 1 (1998)
- Piraye’ye Mektuplar 2 (1998)
- Sanat ve Edebiyat Üstüne (1998)
- Nâzım Hikmet Şarkıları (2001)
- Bizim Radyoda Nâzım Hikmet (2002)
- Bütün Şiirleri (2007)
- Henüz Vakit Varken Gülüm (seçme şiirler, 2008)
- Öteki Defterler (2008)
- Çankırıdan Piraye’ye Mektuplar (2010)
- Büyük İnsanlık (kendi sesinden şiirler, 2011)
- “Nâzım’ın Cep Defterlerinde Kavga, Aşk ve Şiir Notları (1937 – 1942) (2017)”
- Senaryo: Mümtaz Osman adıyla:
- Karım Beni Aldatırsa,
- Fena Yol,
- Söz Bir Allah Bir,
- Cici Berber,
- Milyon Avcıları,
- Aysel Bataklı Damın Kızı,
- Leblebici Horhor Ağa,
- Kıskanç.
- Ercüment Er adıyla:
- Kızılırmak Karakoyun.
- Yönetmen:
- Düğün Gecesi-Kanlı Nigar (kısa film),
- İstanbul Senfonisi (kısa film),
- Bursa Senfonisi (kısa film),
- Cici Berber (Muhsin Ertuğrul ile),
- Güneşe Doğru (1937).
- Bestelenmiş Şiirleri
- Ahmet Kaya, Aynı Daldaydık
- Ahmet Kaya, Şeyh Bedrettin
- Ruhi Su, Masalların Masalı
- Ruhi Su, Onlar Ki
- Ruhi Su, Kadınlarımız
- Zülfü Livaneli, Karlı Kayın Ormanı
- Zülfü Livaneli, Bulut Mu Olsam
- Zülfü Livaneli, Kız Çocuğu
- Zülfü Livaneli, Hoşçakal Kardeşim Deniz
- Zülfü Livaneli, Saat Dört Yoksun
- Zülfü Livaneli, Vapur
- Zülfü Livaneli, Memetçik Memet
- Cem Karaca, Şeyh Bedrettin Destanı
- Cem Karaca, Çok Yorgunum (Mavi Liman şiirinden uyarlama)
- Cem Karaca, Ceviz Ağacı
- Cem Karaca, Herkes Gibi
- Cem Karaca, Hoşgeldin Kadınım
- Cem Karaca, Memleketim
- Cem Karaca, Hasret (Davet şiirinden alınmıştır.)
- Cem Karaca, Kerem Gibi
- Esin Afşar, Tahir ile Zühre Meselesi
- Onur Akın, Seviyorum Seni
- Onur Akın, Sev Bakalım
- Edip Akbayram, Güzel Günler Göreceğiz
- Edip Akbayram, Korkuyorlar
- Edip Akbayram, Gidenlerin Türküsü
- İlkay Akkaya, Beyazıt Meydanı
- Mesud Cemil, Kanatları Gümüş Yavru Bir Kuş
- Ezginin Günlüğü, Seni Düşünmek Güzel Şey
- Ezginin Günlüğü, Japon Balıkçısı
- Yeni Türkü, Mapushane Kapısı
- Yeni Türkü, Sen
- Yeni Türkü, Öldükten sonra
- Grup Yorum, Bu Memleket Bizim
- Grup Yorum, Ben Bir Asker Kaçağıyam
- Grup Yorum, İnsanların İçindeyim
- Grup Yorum, Veda
- Grup Baran, Salkım Söğüt
- Grup Baran, Güneşi İçenlerin Türküsü
- İlhan İrem, Hoşgeldin Kadınım
- Hakan Yeşilyurt, Piraye (Piraye İçin Yazılmış Saat 21-22 Şiirleri kitabındaki 6 Ekim 1945 tarihli şiirden uyarlama)
- Hüsnü Arkan, Bor Oteli
- Sümeyra Çakır, Hürriyet Kavgası
- Ahmet Aslan, Geberiyorum
- Fikret Kızılok, Akın Var
[…] Nazım Hikmet […]
[…] Nazım Hikmet […]